Sâlikin (tasavvuf yolunda bulunan kimsenin) zâhirini (dýþýný, bedenini), dînin emir ve yasaklarýna uydurmasý, ibâdet ve tâatlerden tad almasýna sebeb olduðu gibi, bâtýn (kalb) iþlerine, Allahü teâlânýn rýzâsýndan baþka düþünceleri kalbinden çýkarmaya, kibir, hased (kýskançlýk), kin gibi mânevî hastalýklardan temizlemeye çalýþmasý da, kalbde ve rûhta vecd hâlinin meydana gelmesine vesîle olur. (Ýmâm-ý Rabbânî)
Hâller ve vecdler, matlûbun (aranýlanýn) baþlangýcýdýr, maksad deðildir. (Ýmâm-ý Rabbânî)
|