Tezkiye-i nefs yapýnca, kalb tasfiye bulur yâni kalbin Allahü teâlâdan baþkasýna, mahlûklara baðlýlýðý kalmaz. Haramlara, günahlara meyletmez.
Haramlarý istemekten kesilme dikçe nefs,
Kalb ilâhî nûrlara, ayna olamaz hiç.
(Ýmâm-ý Rabbânî, Mevâkýb Tefsîri)
2. Nefsini beðenme, insanýn kendindeki nîmetleri, iyilikleri, kendinden bilip, Allahü teâlânýn verdiðini düþünmemesi. Bu nîmetlerin Allahü teâlâdan geldiðini bilip, kendinin kusurlu olduðunu düþünmek ise, þükr olur.
Kadýný, kendisi veya vekîli yâhut velîsi (babasý, dedesi, sonra erkek kardeþi, amcasý ...) tezvîc eder. (Saîdeddîn Fergânî, M. Zihni Efendi)
Erkek velîleri bulunmayan yetimleri, Hanefî mezhebinde analarý tezvîc edebilir. (Ýbn-i Âbidîn)
Hanefî mezhebindeki bir kimse, kolaylýk olmak bakýmýndan nikâhýný tâzelemek, yenilemek için, zevcesinden (hanýmýndan) vekâlet almalý, iki þâhit yanýnda "Öteden beri nikâhým altýnda bulunan zevcemi onun tarafýndan vekîl olarak ve tarafýmdan asîl olarak kendime tezvîc ettim" demelidir. (Kâdýzâde Ahmed Efendi)
|