Allahü teâlâ Kur'ân-ý kerîmde meâlen buyurdu ki:
(Mûsâ aleyhisselâma inanan sihirbâzlar Fir'avn'a) "Bize zorla yaptýrdýðýn sihrin vebâlini maðfiret buyurmasý için Rabbimize îmân ettik" dediler. (Þuarâ sûresi: 50)
Tetayyur eden ve tetayyur olunan; kâhinlik yapan ve kâhine giden; sihir yapan ve yaptýran ve bunlara inanan bizden deðildir. Kur'ân-ý kerîme inanmamýþtýr. (Hadîs-i þerîf-Hadîka)
Sihir yaparken küfre sebeb olan kelime veya iþ olursa, küfürdür. Böyle kelime veya iþ bulunmazsa, büyük günâhtýr. (Ýmâm-ý Nevevî)
Sihir insanlarý hasta eder, sevgi veya muhabbetsizlik yapar. Yâni cesede ve rûha te'sir eder. Sihir, kadýnlara ve çocuklara daha çok te'sir eder. Sihrin te'siri kat'î deðildir. Ýlâcýn te'siri gibi olup, Allahü teâlâ isterse te'sirini yaratýr. Ýstemezse, hiç te'sir ettirmez. (Ýmâm-ý Rabbânî)
Bir sâhir (büyücü) sihir ile istediðini elbette yapar, sihr muhakkak te'sir eder demek ve böyle inanmak küfrdür, îmâný giderir. (S. Abdülhakîm-i Arvâsî)
|