Üzerinize idrâr sýçratmayýnýz! Çok kimseye kabir azâbý bundan olacaktýr. (Hadîs-i þerîf-Tezkire-i Kurtubî)
Gizleyebilseydiniz, bu kabirlerdeki azâbý duymanýz için Allahü teâlâya duâ ederdim. (Hadîs-i þerîf-Ahlâk-ul-Ulemâ)
Kabir azâbý, þu üç þeydendir: Gýybet, koðuculuk ve üzerine idrâr sýçratmak. (Hadîs-i-þerîf-Letâif-ül-Meârif)
Ölmek istemeyiniz. Kabir azâbý çok acýdýr. Ömrü uzun olup Ýslâmiyet'e uymak büyük seâdettir. (Hadîs-i þerîf-Berîka)
Kabir azâbý rüyâ gibi deðildir. Kabir azâbý, azâbýn görüntüsü deðildir, azâbýn kendisidir, âhiret azâblarýndandýr. Dünyâ azâbýna benzemez. Dünyâ azâblarý, âhiret azâblarý yanýnda hiç kalýr. (Ýmâm-ý Rabbânî)
Kabir azâbý vardýr. Kabir azâbý hem rûha, hem de bedene olacaktýr. (Ýmâm-ý Muhammed bin Hasen Þeybânî)
Kabir hayâtý, dirilerin hayâtý gibi deðildir. Dünyâ hayâtýnda hayâtýn nizâmý için hem his yâni duygu, hem de irâde ile hareket vardýr. Kabir hayâtýnda ise, hareket etmek lâzým deðildir. Hattâ, kabir hayâtýnda hareket olmamasý lâzýmdýr. O hayatta bulunanlarýn, elem ve azâb duymalarý için, yalnýz his etmeleri yetiþir. (Ýmâm-ý Rabbânî)
Kabir hayâtý insanlara göre deðiþir. "Peygamberler, kabirlerinde namaz kýlarlar" buyruldu. Peygamber efendimiz Mîrâc gecesinde Mûsâ aleyhisselâmýn kabri yanýndan geçerken, kabirde namaz kýlarken gördü. Kabir hayâtý þaþýlacak bir þeydir. (Ýmâm-ý Rabbânî)
|