1. Ýslâmiyet veya Kur'ân-ý kerîm.
Kur'ân-ý kerîmde meâlen buyruldu ki:
Kim kendini Allahü teâlâya O'nu görür gibi teslim eder (tamâmen O'na yönelir, bütün iþlerinde Allahü teâlânýn rýzâsýný gözetir ise) muhakkak ki, urvet-ül-vüskâya yapýþmýþ olur. (Lokmân sûresi: 22)
Bizim tasavvuftaki yolumuz urvet-ül-vüskâya yapýþmaktýr. Resûlullah'ýn ve O'nun Eshâbýnýn izinde gitmektir. Bunun içindir ki, bu yolda az bir iþ, büyük kazanç hâsýl eder. (Behâeddîn-i Buhârî)
2. Dinde güvenilir, kendisine uyulacak büyük âlim mânâsýna, Ýmâm-ý Rabbânî hazretlerinin üçüncü oðlu olan Muhammed Ma'sûm-i Fârûkî'nin lakabý
Urvet-ül-Vüskâ Muhammed Ma'sûm-i Fârûkî'nin rahmetullahi aleyh nasîhatlarýndan bâzýsý þöyledir:
Kur'ân-ý kerîm okumak, Allahü teâlâ ile tekellüm (konuþmak) gibidir.
Son nefes korkusu bir nîmettir ki, Hakk'ýn dostlarý bu derde griftârdýr (tutulmuþlardýr).
|