Evliyâdan bir kýsmý öldükten sonra Huzûr-i ilâhîde her þeyi unuturlar. Dünyâdan ve dünyâda olanlardan haberleri olmaz. Duâlarý duymazlar. Bir þeye vâsýta, sebeb olmazlar. Dünyâdaki, diri olan evliyâ arasýnda da böyle meczûblar bulunur. (Ahmed Saîd-i Dehlevî)
2. Cezbeye tutulmuþ, çekilmiþ tasavvuf yolcusu.
Tasavvuf yolunda ilerlemek isteyenlerin, arada vâsýta olmadan maksada kavuþmalarý çok güçtür. Bunlara bütün tasavvuf derecelerini geçmiþ olan bir Ehl-i sünnet âliminin yardýmý lâzýmdýr. Onun sözleri, ölmüþ kalbleri diriltmek için devâdýr. Bakýþlarý þifâdýr. Böyle devletli bir rehber ele geçmezse, meczûb olan sâlik (tasavvuf yolcusu) de böyle bir nîmettir. Bu da tâlibleri (tasavvuf yolunda ilerlemek isteyenleri) yetiþtirebilir. (Ýmâm-ý Rabbânî)
|