Kelâm-ý nefsî, hakîkî sýfattýr. Ýrâde ve kudret sýfatlarý gibi ezelde Allahü teâlâ ile kâimdir. Onda ses ve harf yoktur. Allahü teâlâ kelâm-ý nefsî ile ezelde mütekellimdir (konuþucudur). (Ýmâm-ý Birgivî)
...Ramazan ayýnda dört þeyi çok yapýnýz! Bunun ikisini Allahü teâlâ çok sever. Bunlar; Kelime-i þehâdet söylemek ve istiðfâr etmektir. Ýkisini de, zâten her zaman yapmanýz lazýmdýr. Bunlar da, Allahü teâlâdan Cennet'i istemek veCehennem ateþinden O'na sýðýnmaktýr... (Hadîs-i þerîf-Et-Tergîb vet Terhîb)
Ýhlâs ile (yalnýz Allahü teâlânýn rýzâsýný düþünerek) Kelime-i þehâdet getiren Cennet'e girer. (Hadîs-i þerîf-Taberânî)
Kelime-i þehâdet söylemenin dört þartý vardýr: Dil ile söylerken, kalb hazýr olmak. Mânâsýný bilmek. Hulûs-i kalb ile (ihlâsla yâni Allahü teâlânýn rýzâsýný düþünüp, inanarak) söylemek. Tâzîm ile (hürmetle) söylemek. (Kutbüddîn Ýznikî)
Ýnanarak Kelime-i þehâdeti söylemenin yüz otuz kadar faydasý vardýr. Bunlardan, ölürken olan beþi; 1) Azrâil aleyhisselâm ona güzel sûrette gelir. 2) Yaðdan kýl çeker gibi rûhunu alýr. 3) Cennet kokularý gelir. 4) Müjdeci melekler gelir. 5) Merhabâ yâ mü'min! Sen Cennetliksin denir. (Kutbüddîn Ýznikî)
|